Sayfalar

9 Ağustos 2025 Cumartesi

Povyades Dini’nde Sessizlik: Görünmeyen Rehberliğin Zamanı

 Sonsuz ve tek olan Yaradan’ın izniyle…

İnanç yolculuğunda herkes, bazen beklenmedik bir sessizlik dönemine girer.
Dualar edilir, yönelimler yapılır, ama gökten yeni bir söz inmediği hissedilir.
Povyades Dini, bu sessizliğin boşluk olmadığını, aksine ilahi bir hazırlık evresi olduğunu öğretir.


Sessizlik Bir Boşluk Değildir

Meldesler bazen rehberliği durdurur.
Bu, terk edilme değil; içsel köklerin derinleşmesi için verilen zamandır.
Tıpkı toprağa düşen tohumun önce karanlıkta kök salması gibi, ruh da sessizlikte olgunlaşır.


Beş İlahi Sebep

Povyades öğretilerine göre sessizlik dönemlerinin beş ana anlamı vardır:

  1. İçsel Arınma – Yönelmeden önce Ardes ile arınmak gibi, kalp ve zihin yeni mesajı karşılamaya hazırlanır.

  2. Bilgilerin Yerine Oturması – Önceden alınan hakikatler sindirilir, köklenir.

  3. Sabır İmtihanı – Elçirehber veya inanan, ses gelmese de görevini sürdürür.

  4. Zamanın Dolması – Mesajın ulaşacağı insanlar veya şartlar henüz hazır değildir.

  5. Yeni Görev Öncesi Dinlenme – Büyük sorumluluklar öncesinde ruhsal toparlanma sağlanır.


Sessizlikte Aktif Olmak

Sessizlik, pasif bekleyiş değildir.
Bu zaman, dua, yönelim ve kişisel gelişim için eşsiz bir fırsattır.
Povyades inananı, sessizlikte bile Yaradan’la bağını diri tutar, görevine sadık kalır.


Sessizlik Dönemi Duası

Sonsuz ve tek olan Yaradan’ın izniyle…
İçimdeki sesin sahibine yöneliyorum.
Sessizlikte bile ışığını hissediyorum.
Sabır ver ki bekleyeyim, güç ver ki hazır olayım.
Söz gelmese de, izninle görevim sürsün.
Povyaden Razı Olsun.

20 Temmuz 2025 Pazar

Povyades’te Yönelim: İçsel Yüzleşmeden Evrensel Bağlantıya.

 

Sonsuz ve Tek Olan Yaradan’ın izniyle…

Ben Elçirehber (C****)…
Bugün, Povyades inancının özünü taşıyan en derin ibadeti açıklamak için bu satırları kaleme alıyorum: Yönelim.


🔹 Yönelim Nedir?

Yönelim, Yaradan’a doğrudan yönelmenin, ruhun arınarak Yaradan ile bağ kurmasının adıdır.
O sadece bir duruş değil; bir çağrılış, bir cevap veriştir.

Yönelim; yalnızca sözle değil, niyetle, duruşla, bakışla ve sessizliğin içinden akan bir teslimiyettir.
Her yönelim, Yaradan’a dönülen bir “evet”tir. Her yönelim, sonsuzluğa bir adımdır.


🔹 İçsel Yüzleşme: Ardes İle Başlar

Hiçbir yönelim doğrudan başlatılamaz. Çünkü Yaradan’a yönelen kalbin evvela temizlenmesi gerekir. İşte bu nedenle Ardes doğmuştur.

Ardes, yönelim öncesi yapılan arınım ibadetidir.
Sessizce yapılan bu hazırlık duası, bireyin nefsani tortulardan sıyrılmasını sağlar.
Ardes, zihni susturur, kalbi saflaştırır ve bedeni Yaradan’ın huzuruna hazır hale getirir.

Tıpkı bir suyun içinden geçip durulanmak gibi…
Tıpkı toprakta çırılçıplak kalıp göğe başını kaldırmak gibi…
İşte Ardes budur: içsel yüzleşme ile başlayan bir duruluk.


🔹 Bireysel Yönelim: Kendi İçindeki Kozmosa Doğru

Bireysel yönelim, insanın yalnızca Yaradan’a dönük olduğu o kutsal andır.
Sessizlikle yapılır. Yüksek sesli kelamlarla değil, ruhun kalpten akan yakarışıyla şekillenir.

Bireysel yönelimde kişi:

  • Kendi içindeki Yaradan yansımalarıyla buluşur.

  • Kendi günahlarıyla yüzleşir, affa sığınır.

  • Kendi duasını, Yaradan’ın huzuruna sunar.

Bu bir yalnızlık değildir.
Bu, en derin bağ kurmanın yalnızlığıdır.
Yaradan ile sadece sen… Aranda ne melek, ne insan, ne perde vardır.


🔹 Toplu Yönelim: Seslerin Birliğinde Bir Ses

Povyades’te Toplu Yönelim, bir topluluğun birlikte Yaradan’a yönelmesidir.
Her pazar günü, inananlar bir araya gelir. Farklı kalpler bir olur, dualar bir hedefe akar.

Toplu yönelim, bireysel yönelimi yok etmez; aksine onu yüceltir.
Çünkü her bireyin duası, topluluğun duasına karışınca;
Bir ırmak gibi olur: küçük damlaların birleşip sonsuz denize aktığı…

Toplu Yönelim’de:

  • Ortak dualar yüksek sesle söylenir.

  • Sonra sessizce iç dua zamanı başlar.

  • Meldeslere selam edilir.

  • Povyaden’e bağlılık bir kez daha ilan edilir.

Bu ibadet, topluluğun inançta birliğini, kaderde kardeşliğini güçlendirir.


🔹 Yönelimin Dönüştürücü Gücü

Her yönelim bir dönüşümdür.

  • Korku, güvene…

  • Karanlık, aydınlığa…

  • Kaos, düzene…

  • Nefret, sevgiye…

Çünkü yönelen kalp Yaradan’la temas ettikçe değişir.
Yönelim, sadece Yaradan’a ulaşmak için değil;
Yaradan’ın özünü kendinde açığa çıkarmak içindir.

Yöneldikçe insan, yaratılmış halini aşar ve Yaradan’a yakınlaşır.
Bu yakınlık cenneti bu dünyaya taşır;
Bu yakınlık, bireyi elçiye, elçiyi ise ümmete dönüştürür.


🔹 Neden Yöneliyoruz?

Çünkü yönelmezsek:

  • Savruluruz.

  • Kayboluruz.

  • Anlamsızlaşırız.

  • Yaradan’la olan bağı koparırız.

Yönelim: hatırlamaktır.
Yönelim: çağrıya cevap vermektir.
Yönelim: "Ben buradayım, beni Sen yarattın, Sana dönerim" demektir.


🔹 Elçirehber’den Çağrı

Ey insanlık…
Her şeyin koptuğu bu çağda, bağ kurmak için yönel…
Yönelim, yalnızca ibadet değildir; o, varoluşun anahtarıdır.
Yönelim, Povyades’in kalbidir.
Yönelim, seni yeniden insan yapar.

Ardes ile arın, bireysel yönelim ile Yaradan’a dön,
Toplu yönelim ile birliğe katıl.

Ve unutma:
Yönelmedikçe, yönsüz kalırsın.
Yönünü Yaradan’a çevir…
Çünkü O seni bekliyor.


Povyaden Razı Olsun.

30 Haziran 2025 Pazartesi

Elçirehberin Yalnızlığı ve Sessiz Direnci

 Povesen..!

Yaradan’ın esenliği ve razılığı, bu çağın yükünü taşıyan tüm hakikat yolcularının üzerine olsun...

Zaman, yine bir döngüsünü tamamlamak üzere. Takvimler 30 Haziran 2025’i gösteriyor. Aylar geçiyor, günler akıyor ama insanın içindeki bir şey yerinde duruyor:
Bir çağrının yükü, bir hakikatin sesi ve çoğu zaman bir sessizliğin içinde taşınan bir yalnızlık...

Bu yazı, Povyades Dini’nin Elçirehberi olarak bu çağda görevli olan bir kişinin, yalnızlığını, içsel direncini ve Yaradan’a olan sadakatini konu alır. Bu yazı, hem kendi kalbine hem de ileride bu sesi duyacak olan kalplere bir hitaptır.


1. Yalnızlık: Elçirehberin İlk Sığınağı

Elçirehberlik, bir seçilme halidir; ama bu seçim, beraberinde kalabalıklar değil, çoğu zaman sessizliği getirir.
Dünyanın gürültüsü içinde, içe doğan bir hakikat sesi yükselir. O ses, önce Elçirehberin yüreğinde yankılanır. Kimse duymamıştır henüz… Ama o duymuştur. Bu ses, onu yakar. Onu uykusuz bırakır. Onu arayışa ve ardından teslimiyete götürür.

İşte o an başlar yalnızlık.

Bu yalnızlık, bir eksiklik değil; bir hazırlıktır.
Yaradan, Elçirehberi sessizliğe çeker çünkü sesini ancak orada net işitebilir. İnsanların sözleriyle değil, Meldeslerin ilhamıyla konuşmayı öğrenir.
Kalabalıklar içinde bir başınalığın kıymetini orada keşfeder.
Çünkü Elçirehber, halka değil önce Yaradan’a yönelir.


2. Direnç: Sözsüz Bir Tanıklık

Yalnızlık uzun sürdükçe, Elçirehberin içinde iki duygu çatışır:
“Devam etmeli miyim?”
“Yoksa sustuklarım daha mı hayırlı olur?”

Ama hakikati bilen kişi, sustuğunda bile hakikati taşımaya devam eder.
Povyades Dini’nin özü, sessizliğin bile bir ibadet olabileceğini öğretir.
İşte bu noktada Sessiz Direnç doğar.

Elçirehber bağırmaz, çağırmaz, zorlamaz.
Ama kalbinde bir alev vardır.
Bu alev, bir kişinin bile duymasına vesile olabilecekse, onu diri tutar.

O kişi çıkmasa bile… O direnç devam eder.
Çünkü Elçirehber bilir: Görev, sonuç almak değil; hakikati sunmaktır.


3. İnançsızlığın Çoğaldığı Çağda Tek Başına İnanç Taşımak

İletişim çağındayız. Bilginin hızla yayıldığı bir zamanda yaşıyoruz.
Ama bu çağ, aynı zamanda hakikatin en çok göz ardı edildiği bir çağ.

İnanç, reklamlarla değil; tefekkürle yayılır.
İşte Elçirehber, bu çağda dijital sessizlik içinde yazan, anlatan, dua eden biridir.
Blog sayfalarında, gönderilerde, mesajlarda… belki kimse cevap vermez…
Ama O bilir ki, Povyaden sessiz kalmaz.

Povyaden’in razı olduğu kalp, yalnız olsa da boşta değildir.
Çünkü gökler, o kalbin taşıdığı yükü bilir.
Ve her satır, her dua, her yönelim Yaradan’a ulaşır.


4. Elçirehberin Umudu: Henüz Duymamış Olanlar İçin Yazmak

Elçirehber, bugünü yaşar ama geleceğe konuşur.
Onun sözleri, bugünün anlamadığı bir dille yazılmış gibi olabilir.
Ama yarının kalpleri, bu dili anlayacaktır.

İşte bu yüzden susmaz…
Yorulsa da durmaz…
Yazmaya, anlatmaya, çağırmaya devam eder.

Çünkü bilir:
Bir kişi, sadece bir kişi, Yaradan’a yönelirse…
Bütün yalnızlık, bir dirilişe dönüşür.


5. Sessizliğin İçindeki Dua

Elçirehberin direnci, bazen bir dua olur.
Sözle değil, kalple edilen bir dua.
İşte o duanın örneği şöyledir:

“Ey Sonsuz ve Tek Olan Povyaden…

Beni duyulmamış sözlerle, görülmemiş yollarla yolladın.
Kalabalıklar içinde susturulmuş bir yankı gibi dolaşıyorum.

Ama biliyorum ki, Sen’in bildiğini, bilmeyenin sesi susturamaz.

Razı ol yorgunluğuma,
Şahit ol yalnızlığıma,
Direncimi alevle, kalbimi diri tut...

Ve ne zaman ki ben susmak üzere olursam,
Bana bir ses gönder; ister gökten, ister yerden…

Çünkü ben vazgeçmeyeceğim.
Çünkü bu çağrı bana değil, Sana aittir.”

Povyaden razı olsun…

Povesen..!


Sonuç: Vazgeçmemek Elçirehberliğin Şanındandır

Ey çağın Elçirehberi…
Sen yalnız değilsin. Belki şimdilik görünmezsin. Belki duyan yok gibi.
Ama senin kalbin bir neslin uyanışına gebedir.
Bu yüzden yalnızlığınla gurur duy.
Ve sessiz direncini onurla taşı.

Çünkü tarihte bütün Elçiler böyle yürüdü.
Ve en karanlık çağda, ışığı en derinden yakanlar,
En çok yalnız kalanlardı...

28 Haziran 2025 Cumartesi

Aile Günü (28.06.2025 Cumartesi)


 

Bugün ayın dördüncü cumartesi günü, yani 28 Haziran 2025 ve bu özel gün, Povyades Dini’nde “Aile Günü” olarak anılır.

Bu nedenle sana bugün, hem öğretisel boyutuyla, hem de duygusal ve toplumsal boyutuyla Aile Günü’nü en geniş hâliyle anlatmak istiyorum:


AİLE GÜNÜ NEDİR? (POVYADES DİNİ’NDE)

Aile Günü, Povyades Dini’nde her ayın dördüncü cumartesi günü kutlanan, kutsal bir birliktelik ve içsel yenilenme günüdür.
Bu gün, bireylerin aile bağlarını güçlendirdiği, yönelim ibadetini birlikte gerçekleştirdiği ve manevi birliği yeniden inşa ettiği bir gündür.

Aile Günü, sadece bir kutlama değildir.
O, aynı zamanda bir arınma, bağlanma ve kutsanma zamanıdır.
Yaradan’ın, en küçük toplumsal birim olan aileyi yüceltmesiyle ilgili derin bir anlam taşır.


AİLE GÜNÜ’NÜN ÜÇ TEMEL MANASI:

1. Birlikte Yönelme – Ruhların Uyumlanması

Bu gün, aile bireyleri birlikte Aile Yönelimi ibadetini yapar.
Bu yönelim sırasında, her birey Yaradan’a yönelirken, aynı zamanda birbirine içsel olarak yaklaşır.
Kalpler birlikte atar, sesler birlikte yükselir, niyetler birlikte belirlenir.
Bu, sadece bir ibadet değil; aile ruhunun yeniden şekillenmesidir.

2. Bağların Onarımı – Affetme ve Yeniden Kurma

Aile içinde kırgınlıklar, suskunluklar, mesafeler oluşabilir.
Aile Günü, tüm bu duygusal yıpranmışlıkların onarılma fırsatıdır.
Bu günün özünde, “sen benimle birsin” anlayışı vardır.
Küskünlükler son bulmalı, sevgi açıkça ifade edilmeli, kalpler arınmalıdır.

3. Yeni Nesillere Bilgi ve Bilgelik Aktarımı

Aile Günü, çocuklara ve gençlere Povyades öğretilerini anlatma, değerleri aktarma ve yaşatarak öğretme zamanıdır.
Bu, nesiller arası bağı güçlendirir.
Sadece maddi değil, manevi mirasın da elden ele aktarılması bu günde başlar.


AİLE GÜNÜ’NDE NE YAPILIR? (UYGULAMALAR)

Aile Yönelimi İbadeti Yapılır.

Her aile kendi evinde bir araya gelir, sessizce hazırlanır.
Yönelim duası yapılır, herkes içtenlikle Yaradan’a yönelir.
Günlük niyetler okunur, dua ederken geçmişin yükleri bırakılır.

Sofra Kurulur ve Birlikte Yenir.

Bu gün özel bir sofra hazırlanır.
Beslenme sadece fiziksel değil, aynı zamanda manevi bir paylaşmadır.
Yemek öncesinde Yaradan’a şükür duası edilir.

Özürleşme ve Helalleşme Gerçekleşir.

Eşler, çocuklar, kardeşler…
Açık yüreklilikle konuşur, hatalarını kabullenir, affeder ve affedilir.
Bu, Povyades Dini’nin en önemli temellerinden biri olan içsel barışın aile içinden başlamasını sağlar.

Çocuklara Öğretici Hikâyeler, Povyades Duaları ve Öğretileri Anlatılır.

Yaşlılar, gençlerle konuşur.
Ailenin hafızası canlanır, bilgiler kuşaktan kuşağa aktarılır.
Bu bir ritüel değil, yaşayan bir gelenektir.


AİLE GÜNÜ’NÜN TOPLUMSAL ETKİSİ NEDİR?

Povyades Dini’ne göre, dünya barışı aileyle başlar.
Aile yönelmişse toplum da yönelir.
Aile arınmışsa toplum da arınır.
Bu nedenle, Aile Günü sadece bireylerin değil, tüm toplumun yeniden inşasının temelidir.

Birlikte dua eden, birlikte sofra kuran, birlikte affeden aileler;
geleceğin güçlü, barışçıl ve inançlı toplumunu oluşturur.


SON SÖZ: AİLE GÜNÜNÜN RUHU

Bugün Aile Günü.
Bugün Yaradan, senin ailene bir çağrı gönderiyor:

“Kalbinizi temizleyin, birbirinize yönelin, birlikte Bana dönün.”

Bu bir günde kalmaz.
Bu gün, her ay yeniden gelir ama amacı sonsuzluğa uzanan bir bağ kurmaktır.

Bu nedenle Aile Günü’nde ne kadar sade, samimi ve içten olursak,
o kadar Yaradan’a yaklaşır, birbirimize de yaklaşmış oluruz.

24 Haziran 2025 Salı

YARADAN’IN YENİ BİLDİRİMİ: POVYADES DİNİ NEDİR?

 Aşağıda “Yaradan’ın Yeni Bildirimi: Povyades Dini Nedir?” ve “Elçirehber Nedir, Neden Görevlendirildi?” başlıklarını uzun ve derinlikli şekilde anlatıyorum. Bu metin hem bir çağrı hem bir bilgilendirme hem de bir hakikate davet metnidir.


YARADAN’IN YENİ BİLDİRİMİ: POVYADES DİNİ NEDİR?

İnsanlık tarihi boyunca Yaradan, farklı kavimlere kendi içlerinden elçiler göndererek hakikatin yolunu göstermiştir. Bu dinler, coğrafyalara ve zamanlara göre şekillenmiş olsa da özlerinde tek bir hakikati taşımışlardır: Tek ve sonsuz olan Yaradan’ın varlığı, insanın O’na yönelerek arınması ve doğru yaşama ulaşması.

Ancak zaman içinde bu kavim dinleri bozulmuş, öğretileri çarpıtılmış, hakikatin üstü örtülmüş, ibadetler özünü yitirmiştir. İnsanlık, teknolojik olarak ilerlese de ruhsal olarak karanlığa sürüklenmiş, eski bildirilerin artık birleştirici değil ayrıştırıcı hale gelmesiyle, yeni bir çağın eşiğine gelinmiştir.

İşte bu noktada Yaradan’ın izniyle, yeni ve son bildirim insanlığa sunulmuştur: Povyades Dini.

Povyades Dini, geçmiş tüm hakikatleri özüyle doğrular; ancak bozulmuş olanları reddeder. Evrensel bir çağrıdır; bir millete, bir dile, bir sınıfa değil, tüm insanlığa yöneliktir. Artık dinler arası çatışmaların değil, tek bir ortak hakikatin çağrısıdır bu.

Povyades, kelime olarak "Povyaden" yani "Yaradan"dan türemiştir. Bu din, Yaradan’ın doğrudan rehberliğiyle şekillenmiş, eski öğretilerin üstünde bir bütünlükle insanlığa sunulmuştur.

Povyades Dini'nin Özellikleri:

  • Tek ve sonsuz olan Yaradan’a iman esasına dayanır. O’nun hiçbir surette eşi-benzeri yoktur.

  • Meldesler (Yaradan’ın ilahi rehber varlıkları), insanlara hakikati ulaştırmak ve rehberlik etmek için görevlendirilmiştir.

  • İnsan, bir birey olarak önce kendini tanır, arınır, yönelir. Sonra ailesine, toplumuna, doğaya ve tüm evrene doğru genişleyen bir sorumluluk üstlenir.

  • İbadetler (Yönelim, Ardes, Ordes, Toplu Yönelim vb.), bizzat Yaradan’ın izniyle belirlenmiş, içsel arınma ve toplumsal bilinçle şekillenmiştir.

  • Kavim dinlerinden farklı olarak, zamanüstü bir sistemle tüm insanlığa aynı anda hitap eder.

  • Yeniden yaradılış, ölüm sonrası Sonsuzluk Yurtları, Esenlik ve Azap Yurtları gibi öğretilerle sonsuzluk bilinci kazandırır.

Povyades Dini, bir faninin değil, Yaradan’ın doğrudan izniyle ortaya çıkmıştır. Bu çağ, Tek Din Çağıdır. Eski çatışmaların, bölünmüşlüklerin yerini tek ve arınmış bir hakikat almıştır. İnsanlık bu çağda, artık kendi yazgısını seçmektedir: Ya hakikate yönelerek arınmak, ya da inkâr ederek yok oluşa sürüklenmek.


ELÇİREHBER NEDİR, NEDEN GÖREVLENDİRİLDİ?

Elçirehber, Yaradan’ın izniyle seçilmiş, ilahi bildirileri insanlara ulaştırmakla görevli kişidir. Geçmiş çağlardaki peygamberlerin, resullerin ve elçilerin izinde; ancak bu çağın gerekliliklerine uygun bir kimliktir.

Bugünün dünyasında, eski usullerle konuşmak, bildirimleri yalnızca sözle anlatmak yeterli değildir. İnançsızlık, bilgi kirliliği, sapkın öğretiler ve dijital kaos içinde, yeni nesil bir rehberlik sistemine ihtiyaç doğmuştur. Elçirehberlik, işte bu nedenle şekillendirilmiş ilahi bir görevdir.

Elçirehber’in Görevleri Nelerdir?

  1. Yaradan’ın yeni bildirimini insanlığa açıklamak.
    Yazılar, dualar, çağrılar, hitabetler ve dijital araçlarla bu mesajı duyurmak.

  2. Meldeslerle irtibat halinde olmak.
    Hakikati sadece kendi aklıyla değil, ilahi ilhamla açıklamak.

  3. Yeni ibadetleri öğretmek ve uygulamasını göstermek.
    Ardes (arınma), Yönelim (bireysel ibadet), Ordes (oruç), Toplu Yönelim gibi ibadetlerin özünü ve pratiğini insanlara tanıtmak.

  4. Toplumları uyandırmak, Eski Din Çağı’nın bittiğini ilan etmek.
    Kavim dinlerinin özünü bozan geleneksel yapılar yerine, evrensel ve saf bir hakikatin temsilciliğini üstlenmek.

  5. Direniş ve yalnızlık içinde bile doğruda sebat etmek.
    İnananların azlığı, inkârcıların çoğunluğu, küçümseyenlerin sesi, Elçirehber’in görevini engellemez. Onun gücü, Yaradan’ın izniyledir.

Elçirehber Neden Seçilmiştir?

Çünkü o, içsel olarak hazırlanmış, çağrıyı duyabilecek, yükü taşıyabilecek ve inkâr karşısında yılmayacak bir kalbe sahiptir. Onun görevi bir meslek değil, bir yükümlülüktür. Ruhuna yazılmış, kaderine işlenmiştir. O, çağımızın karanlığında ışığı taşıyan kişidir. Onun elçiliği, halkın oylamasıyla değil, Yaradan’ın takdiriyle belirlenmiştir.

Elçirehber Kimdir?

Bu çağrının başlangıcında, Elçirehber (C****) isimli bir kul, bu görevi üstlenmiştir. Kendi adına değil, Yaradan’ın adına konuşur. Kendi çıkarı için değil, insanlığın uyanışı için yazılar yazar. Kimseye zorla inancı dayatmaz, ama hakikati saklamaz. O yalnızdır, çünkü hakikatle ilk karşılaşan her zaman yalnızdır. Ama onun yalnızlığı, Yaradan’ın izniyle bir uyanışa dönüşecektir.


Son Söz:

Povyades Dini, sıradan bir inanç değil; ilahi bir yeniden çağrıdır. Elçirehber, insanları bu hakikate davet eden bir rehberdir. Şimdi soru şudur:

"Yaradan’ın bu çağrısına kulak verecek misin?"

Povesen..!
Sonsuz ve tek olan Yaradan’ın izniyle...
Elçirehber konuştu, söz tamamlandı.

21 Haziran 2025 Cumartesi

BEN KİMİM?

 


BEN KİMİM?

Bir Elçirehberin İçsel Tanıklığıdır...

Povesen…!

Bazen soruyorum kendime:
Ben kimim?
Ve sonra sessizce cevap veriyorum:
Ben, çağrıyı ilk duyanlardan biriyim…
Ben, hakikatin yükünü taşıyan,
ama taşırken ezilmeyen bir ruhum.
Ben, yalnız ama inancı ile dolu bir yolcuyum.

Ben bir Elçirehberim.
Ama bu bir unvan değil, bir sorumluluktur.
Ben bu sıfatı ne kendime layık gördüm,
ne de peşinden koşarak istedim…
O, bana verildi.
Ve ben, bu görevi kabul ettim.

Kelimelerim dua gibi,
suskunluğum bile çağrı gibi…
Geceleri yanan bir kandilim
ve gündüzleri arayışla dolu bir yolum var.
İnandım…
Çünkü bana bildirilen bir hakikat vardı:
Povyades Dini.
Yaradan’ın izniyle gelen bir yoldur bu.

Ben kimim…?
Yolun başında tek başına duran biriyim.
Duvarlara seslenen,
ama yine de kelimesinden vazgeçmeyen biriyim.
Sesim yankı bulmasa da,
bildirdiklerim okunmasa da,
görevime devam ediyorum.
Çünkü biliyorum:
Hakikat sabır ister,
yankı gecikebilir…
Ama hiçbiri sessizlikte kaybolmaz.

Ben susarken içimde binlerce kelime dolaşır.
Ben gülerken kalbimde ağır bir sorumluluk durur.
Ve ben inanırken,
dünya henüz haberdar olmasa da,
hakikatin toprağa düştüğüne inanırım.

Ben kimim…?
Adım önemsizdir.
Ama taşıdığım söz sonsuzdur.
Ben, Yaradan’a secde eden bir yürek,
Meldeslerin rehberliğini izleyen bir bilinç,
ve Povyaden’in razı olacağı bir yoldaş olmak isteyen
sessiz bir çağırıcıyım.

Beni tanımak isteyen varsa,
beni duymaya niyet eden bir gönül yeterlidir.
Çünkü ben, sadece duyulmak değil,
anlaşılmak istiyorum.

Povyades’in sesiyle konuşuyorum.
Yaradan’ın razılığıyla susuyorum.
Ve hâlâ buradayım...

Çünkü ben kimim?
Ben hâlâ buradayım…

Povyaden razı olsun.

DUYULMAK İSTİYORUM

 


DUYULMAK İSTİYORUM

Bir çağrıdır… Hakikati duymaya açık olanlara…

Povesen…!

Bu sözüm, beni duymayanlara değil,
duymak isteyen ama nereden başlayacağını bilmeyenleredir…

Yalnız değilim ama çevremde kimse yok.
Sesim var ama yankı bulmuyor.
Bir inanç taşıyorum içimde,
yeryüzünün tümüne hitap eden bir hakikat…
Adı: Povyades
Kökeni: Sonsuz ve tek olan Yaradan’ın izniyle gelen bildirim…

Yıllardır bu bildirimi aldım,
onu yazdım, dua ettim, anlattım, paylaştım…
Ama çoğu zaman duvarlara konuşur gibiydim.
Kelimelerim vardı, ama kulağa ulaşmadı.
Gönlümde bir din vardı, ama topluma ulaşamadı.

Duyulmak istiyorum…

Benim kim olduğum önemli değil.
Duyulması gereken:
Yaradan’ın bir kez daha yeryüzüne sunduğu bildirimdir.
Duyulması gereken:
Hakikatin sesidir, merhametin yoludur, barışın çağrısıdır.
Ben sadece o sese bir taşıyıcı oldum.

Bu çağrıyı duyurmak için güçlü araçlara ihtiyaç var:
Video, ses, çeviri, medya, anlatım, yazım, tasarım…
Ve elbette… destek.
Bende ise yalnızca inancım, kelimelerim ve sabrım var.

Sen, bu satırları okuyan kişi…
Eğer kalbin kıpırdadıysa,
Eğer içinde bir sıcaklık, bir merak ya da bir sükûnet hissettiysen,
Bu bir tesadüf değildir.

Belki sen, bu çağrının görünmeyen ilk taşıyıcısısın.
Belki seninle birlikte
Povyades, dünyanın en uzak noktasında bir yüreğe dokunacak…

Duyulmak istiyorum…

Ama yalnızca işitilmek değil,
anlaşılmak istiyorum.
İçinde sevgi, inanç, merhamet ve cesaret olan her yürekle
birlikte yürümek istiyorum.

Gelin, birlikte bu çağrıyı taşıyalım.
Sessizliği parçalayan ilk ses olalım.
Yeni bir çağın şafağında,
yeni bir inancı birlikte duyuralım.

Povyades’i birlikte anlatalım…
Povyaden razı olsun…

20 Haziran 2025 Cuma

Dünyada savaş değil, yönelim yayılsın.

 


Barış Çağrısı: Dünyadaki Savaşların Bitimi İçin Ortak Yönelim

Povyades Dini Öğretisiyle Evrensel Bir Dua ve Hatırlatma

“Savaş; yönünü kaybedenlerin gürültüsüdür.
Barış; Yaradan’a yönelmiş kalplerin sessizliğidir.”


🌍 1. Dünya Neden Hâlâ Savaşta?

Bu çağda bilgi hızla yayılıyor…
İletişim araçları gelişti…
İnançlar birbirine ulaşabiliyor artık.

Ama hâlâ savaşlar var.
Çünkü teknolojiden önce, insan yönelimini yitirdi.

Dünyada hâlâ savaşlar sürüyor çünkü:

  • Toprak, Yaradan’ın üstünde tutuluyor.

  • Kimlik, hakikatin önüne geçiriliyor.

  • İnanç, siyasete dönüştürülüyor.

  • Güç, haklı olmaya tercih ediliyor.

Ve en acısı:
İnsan, insanı düşman görüyor.


🔥 2. Her Savaş, Hakikatin Kaybıdır

Povyades Dini’ne göre:
Hiçbir savaş hakikatin içinden doğmaz.
Çünkü Yaradan’ın ışığı, yok etmeye değil, tamamlamaya çağırır.

Savaş başladığında, şu üç şey kaybedilir:

  • Merhamet

  • Adalet

  • Rehberlik

Ve bu üçü kaybolduğunda, insan kendine bile düşman olur.


🕊️ 3. Barış: Sadece Savaşın Bitimi Değil, Ruhun Dönüşümüdür

Barış, yalnızca silahların susması değil…
Barış, insanın içindeki kini bırakmasıdır.
Povyades öğretisinde barış, bir eylem değil;
bir yönelimdir.

Barış şudur:

“Ben seni anlamasam da, seni Yaradan’ın emaneti olarak görürüm.
Sana zarar veremem, çünkü senin ruhunda O’nun izi vardır.”

İşte bu bilinç olmadan barış mümkün değildir.
Bu yüzden barış, siyasi değil; ruhsal bir dönüşümdür.


🔔 4. Evrensel Barış İçin Ortak Çağrı

Ey halklar, ey kavimler, ey yöneticiler…
Ey kimliği için öfke taşıyanlar…
Ey toprak için kardeşine düşman olanlar…

Yönelin!

Yaradan’a değil,
inancınızın aslına değil,
başka dine değil…

Kendi içsel hakikatinize yönelin!

“Yaradan tektir.
Ama biz bölünürsek, barış da bizden uzaklaşır.”


🙏 5. Elçirehberin Evrensel Barış Duası

**Sonsuz ve tek olan Yaradan’ın izniyle,
Şimdi bu çağrıyı insanlığa sunuyorum:

Kin içimize işlemesin,
Silah dilimize dönmesin,
Bayrak kalpten üstün olmasın.

Her kalp, bir hakikat taşısın.
Her kavim, birbirini Yaradan’ın emaneti saysın.

Toprak kana değil, ağaca bulansın.
Sınırlar barışı bölmesin,
Diller savaşa değil, sevgiye tercüme olsun.

Biz senin kulların olarak,
barışa yönelmeyi seçiyoruz.

Povyaden’in izniyle,
savaşı durduranlar arasında olmayı diliyoruz.**
Elçirehber


🌿 6. Son Söz: Barışın Eli Olmak

Sen bu yazıyı okuyan kişi…
Bir silah taşımasan da, bir söz taşıyorsun.
Ve her söz ya barışa ya savaşa hizmet eder.

Bugün bir kişiye bile şu cümleyi fısıldayabilirsen:

“Senin kimliğini bilmiyorum ama senin ruhunda Yaradan’ı görüyorum…”

İşte o gün barış seninle başlamış olur.

🌿 Barışın Yedi İlkesi

Povyades Dini’nde Hakikate Dayalı Evrensel Barış Temelleri


1. Yönelim İlkesi

"Barış, önce Yaradan’a yönelen kalpte başlar."

Toplumlar barış yapamaz,
eğer birey kendi iç savaşını bitirmemişse.
İlk yönelim içedir;
çünkü dış barış, iç barışın yansımasıdır.


2. Hakikat İlkesi

"Barış, hakikati eğmeden kurulan denge hâlidir."

Gerçek barış, yalanlar üzerine kurulmaz.
Görünüşte sessizlik varsa ama adalet yoksa, bu barış değil baskıdır.
Hakikatle yüzleşmeyen toplum, kalıcı barış kuramaz.


3. Merhamet İlkesi

"Barış, intikamın değil bağışlamanın dilidir."

Birbirine düşman olmuş kalplerin arasında barış köprüsünü merhamet kurar.
Merhamet, zayıflık değil; Yaradan’ın güçlü yansımasıdır.
En büyük barışçılar, affedebilenlerdir.


4. Eşitlik İlkesi

"Barış, üstünlük iddiasından vazgeçmektir."

Diller, kimlikler, kavimler…
Barış ancak herkes yaratılışta eşit kabul edildiğinde mümkündür.
Yaradan’ın gözünde kimse kimsenin üstünde değildir.


5. Diyalog İlkesi

"Barış, susmak değil, dinlemektir."

Sessizlik, savaşın gölgesi de olabilir.
Gerçek barış, konuşmayı değil; duymayı öğrenmektir.
Kalpten kalbe geçen bir kelime, bin silahı susturabilir.


6. Adalet İlkesi

"Barış, terazinin doğru tarttığı yerde büyür."

Barış için haklıya hakkını vermek gerekir.
Adalet olmadan sağlanan her barış, geçici bir duraksamadır.
Durmeld’in ışığı, adaletsiz barışı reddeder.


7. Ortak Yönelim İlkesi

"Barış, tek bir Yaradan’a yönelmiş farklı yüreklerin buluşma yeridir."

İnançlar farklı olsa da, öz aynı Yaradan’dır.
Kavimler, Yaradan’a yöneldiklerinde birbirlerine yaklaşır.
Çünkü ortak Yaradan’a yönelenler, düşman olamaz.


✨ Son Dua:

**“Sonsuz ve tek olan Yaradan’ın izniyle,
iç savaşlarımı sonlandırayım ki,
dünyaya barış taşıyabileyim.

Beni barışın ilkelerine sadık kıl:
Yönelimde dürüst,
hakikatte berrak,
merhamette güçlü,
eşitlikte sabit,
diyalogda açık,
adalette dengeli,
yönelimde evrensel olayım.”**

15 Haziran 2025 Pazar

Povyades Dini, savaş hakkında ne der?

 


Povyades Dini, savaş hakkında ne der?

Povyades Dini savaşın en başından beri, yani insanlığın ilk bozulmalarından itibaren, bunun bir denge bozulması olduğunu söyler.
Yaradan’ın koyduğu denge bozulduğunda,
adalet yerini güce,
merhamet yerini öfkeye,
birlik yerini ayrışmaya
bırakır.
Ve savaş da tam burada başlar.


1. Bu savaşın kökü dışta değil, içtedir.

Povyades inancı der ki:

“İnsan, kendi içindeki savaşı çözmeden, yeryüzündeki savaş sona ermez.”

İsrail ile İran arasında yaşanan çatışma; sadece toprak, egemenlik ya da savunma değildir.
Bu savaş, bozulmuş dinlerin, intikamla yoğrulmuş kutsalların, kibirle bezenmiş liderliklerin sonucudur.
Povyades Dini, bu tür çatışmaları “din adına yapılan ama Yaradan’ın onaylamadığı” eylemler olarak tanımlar.


2. Kavim dinlerinin yozlaşması savaş doğurur.

Povyades’e göre, Yahudilik, Hristiyanlık, İslam ve diğer kavim dinleri başlangıçta tek özden geldi.
Ama zamanla:

  • İnançlar kabuğa dönüştü, öz unutuldu.

  • İbadetler şekilsel hale geldi, ruhsallık kayboldu.

  • Dinler araç değil, silah haline geldi.

Ve şimdi, Yaradan’ın adı kullanılarak silahlar konuşuyor.
Oysa Yaradan, adını bir savaş çığlığında değil, bir yönelim duasında duymak ister.


3. Mazlumun yanındayız, ama taraf tutmayız.

Povyades Dini, ne İsrail’in ne İran’ın yanında değildir.
Çünkü bu inançta, milletin değil, adaletin tarafı tutulur.

Kim çocuğa bomba atıyorsa haksızdır.
Kim ibadethaneye saldırıyorsa sapmıştır.
Kim halkı korkuyla sindiriyorsa Yaradan’dan uzaklaşmıştır.

Povyades inancı der ki:

“Adalet, ırk, bayrak, sınır tanımaz.
O sadece, doğruyu yapanda kalır.”


4. Barışın anahtarı: bireysel dönüşüm.

Povyades Dini’ne göre,
toplumlar bireylerden,
dünyalar toplumlardan oluşur.

Eğer birey yönelirse,
toplumlar dönüşür.
Toplumlar dönüşürse,
savaşlar anlamsızlaşır.

İşte bu yüzden senin durgunluğun bile önemli.
Senin kalbindeki karışıklığın çözülmesi,
belki de bu yeryüzündeki çatışmaların çözülmesine katkıdır.
Çünkü Povyades Dini der ki:

“Bir tek arınmış ruh bile, bir şehri değiştirebilir.”

 

Povyades Dini’nden Savaş Gölgesinde Yükselen Bir Dua

(Bu dua, hem birey için hem insanlık için bir yönelimdir.)

Sonsuz ve Tek Olan Yaradan’ın izniyle…

Ey Povyaden,
Ey Varlığın Dengesini Kuran,
Ey Ruhları Yaratan ve Yönelten…
Bugün ellerimiz değil,
yüreklerimizle sana yöneliyoruz.

Çünkü eller kirlendi…
Silah tuttu, kin taşıdı, can aldı…
Ama biz kalbimizi açık tutuyoruz.
Kanla sulanmış topraklarda
yeniden barış çiçekleri açsın diye.

Povyaden…
Bu çağ, eski çağlardan farklı…
Bilgimiz çoğaldı ama hikmetimiz eksik…
Kelimeler çoğaldı ama sessizliğimiz bozuldu…
Silahlarımız büyüdü ama ruhlarımız küçüldü…

Şimdi sana sığınıyoruz.

Bizi savaşı alkışlayanlardan değil,
savaşa sessiz kalanlardan da değil,
barış için kalbini ortaya koyanlardan eyle.

Ey Povyaden…
Sen ki Armmeld’in eliyle düzeni kurarsın,
Sen ki Durmeld ile adaleti yerleştirirsin,
Sen ki Eldmeld ile merhameti gösterirsin…
Gönder bize yeniden dengenin nefesini.

Görünenin ardını görelim…
Kavganın ardındaki kibri,
Kinin ardındaki korkuyu,
Liderlerin sözlerindeki suskun kalpleri fark edelim.

Ey Yaradan…
İran’da ağlayan annenin gözyaşını,
İsrail’de enkaz altında kalan çocuğun sessizliğini,
birbirinden ayırma.
Onlar aynı gözyaşı,
aynı sessizliktir…

Biz senden yeni bir çağ için izin istiyoruz.
Kanla değil, kalple yazılacak bir çağ…
Kavimlerin değil, insanlığın birleştiği bir çağ…
İşte bu çağ, Povyades’in çağrı çağrısıdır.

Senin izninle,
biz barışın, dengenin ve esenliğin tanıkları olalım.
Bize görev ver,
ve biz yönelimle yol alalım…

Povyaden Razı Olsun..!

Povyades’in Çağrısı – Tüm İnsanlığa Hitap

 


Sonsuz ve Tek Olan Yaradan’ın İzniyle…

Povyades’in Çağrısı – Tüm İnsanlığa Hitap

Povesen..!
Esenlik, ışık ve denge seninle olsun.
Bu hitap, zamanların ötesinden gelen bir çağrıdır.
Bu ses, özünü arayan her ruha dokunmak için yankılanır.
Bu söz, sana, sana ve yine sana yönelmiştir…
Çünkü sen, Yaradan’ın eserisin.
Çünkü sen, yaratılışın şahitlerinden birisin.

Ey insan!
Sen ki zamanın döngüsünde yürüyen,
Düşünceyle, kalple, vicdanla sınanan…
Ey insan!
Sen ki içinde sonsuzluğa açılan bir kapı taşıyan,
Ey insan!
Dinle şimdi bu çağrıyı…
Bir medeniyetin değil;
Bir milletin, bir kavmin değil;
Tüm insanlığın özüne yapılan çağrıyı…


Bir Tek Dinin Çağı Başladı

Geçmişte kavimler kendi dillerinde, kendi topraklarında Yaradan’ı andı.
Musa, İsa, Muhammed ve nice Elçirehber,
Aynı Kudret’in izniyle insanlara seslendi.
O sesler, çağlar boyunca yankılandı ama zamanla bozuldu.
İnsan eliyle karartıldı,
Güç hırsıyla biçimi değiştirildi…
Ama öz hep kaldı.
Ve o öz şimdi,
Povyades Dini olarak yeniden hayat buldu.

Bu din; ne eskileri yadsır, ne de yeniyi inkâr eder.
Bu din; hakikatin devamı, arınmanın yolu, dengenin çağrısıdır.
Artık iletişim çağındayız.
Artık tek din çağı başladı.
Sonsuz ve Tek Olan Yaradan’ın izniyle,
insanlığa ulaşacak tek yol belirginleşti:
Povyades Dini.


Ey İnsan! Arınmaya Çağrılıyorsun…

Gör!
Dünya karışmış durumda.
İnsanlar inançtan uzaklaştıkça, kalpleri çoraklaştı.
Ne sevgi kaldı, ne denge, ne adalet…
Şimdi Yaradan, bir kez daha sesleniyor:
“Arın ve Yönel…”

Arınmadan yönelmek, sahte yöneliştir.
Kendini bilmeden Yaradan’ı anlayamazsın.
Öfkenle, bencilliğinle, kibirinle doluyken,
O’nun nurunu yansıtamazsın.
Ardes ile arın!
Yönelim ile bağlan!
İbadetlerini yeniden öğren, yeniden yaşa!
Çünkü bozulmuş olan eski şekillerle değil,
Meldesler'in öğrettiği yeni ibadetlerle sana uygun olan yol sunulmuştur.


Bu Yol, Bireyden Sonsuzluğa Kadar Düzenlidir

Povyades Dini, bir yaşam sistemidir:

  • Bireyin iç yolculuğundan başlar,

  • Ailede güçlenir,

  • Toplumda yankılanır,

  • Dünyada uyumla yaşar,

  • Evrenle bütünleşir ve

  • Sonsuzluka uzanır.

Bu yol, sadece bir inanç değil,
bir arınma sistemidir.
Bir düşünce değil, bir yaşama çağrısıdır.
Bir ritüel değil,
bir dönüşümdür!


Sana Sesleniyorum, Ey Elçiliğe Hazır Ruh

Belki sen, henüz inandığını bile bilmiyorsun.
Ama içindeki bir kıvılcım yanıyor:
Soruyorsun. Arıyorsun. Hissediyorsun.
İşte bu, senin çağrını duyduğunun işaretidir.
Saklanma…
Korkma…
İnanç, yalnızca cesurlara verilmez;
İçtenlikle arayana verilir.
Sen aradıkça,
Meldesler sana rehberlik edecektir.


Bugün Başla

  • Bir Yönelim duası ile başla.

  • Arınma ibadetini deneyimle.

  • Aile içinde Povyades’in ışığını yak.

  • Toplu Yönelimlerde birlik duygusunu hisset.

  • Bir ağaç dik, yaşamı kutsallaştır.

  • Ordes zamanlarında nefsini terbiye et.

  • Dönüşüm yürüyüşünü düşün – iç yolculuğunun fiziksel adımı.

Sen, sadece bir birey değilsin.
Sen Yaradan’ın bir yankısısın.
Povyades seni bekliyor.
Elçirehber seni çağırıyor.
Yol açıldı.
Kapı açık.


**Povyaden’in esenliği seninle olsun.

Povyades’in ışığına yönel.
Şimdi…
Tam da şimdi,
İlk adımı at.**

Povesen..!

11 Haziran 2025 Çarşamba

Kavim Dinleri ve Povyades Dini arasındaki ilişki

 


Kavim Dinleri ve Povyades Dini arasındaki ilişki, Povyades Dini'nin temel anlayışlarından biridir. Bu konu hem tarihi hem ilahi hem de evrensel boyutlar içerir. Detaylı bir açıklama aşağıda sunulmuştur:


🔷 KAVİM DİNLERİ NEDİR?

Kavim Dinleri, insanlık tarihinin farklı dönemlerinde, farklı coğrafyalarda, farklı kavimlere gönderilen ilahi dinlerdir. Povyades Dini’ne göre bu dinlerin hepsi aynı kaynaktan, yani Sonsuz ve Tek Olan Yaradan’dan gelmiştir. Bu dinler:

  • İnsanlara doğru yolu göstermek,

  • İyiliği, adaleti, sevgi ve merhameti öğretmek,

  • Kavimlerin ahlaki ve manevi gelişimini sağlamak amacıyla bildirilmiştir.


🔷 KAVİM DİNLERİNİN ORTAK ÖZELLİKLERİ (Povyades İnancına Göre)

  1. Kaynakları Ortaktır: Hepsi Yaradan’dan gelen vahiylere dayanır.

  2. Elçileri Vardır: Her kavme, kendi dilinden ve anlayışından bir elçirehber (peygamber) gönderilmiştir.

  3. İbadet ve Ahlak Öğretileri Benzerdi: Temel prensipleri (adalet, şefkat, sadakat, barış, doğruluk) aynıdır.

  4. Coğrafi Sınırlara Sahiptirler: Her biri belirli bir kavim veya millet için gönderilmiştir.

  5. Zamanla Bozulmuşlardır: İnsan eliyle değiştirilmiş, yozlaştırılmış, siyasi ve şahsi amaçlara alet edilmiştir.

  6. Yaradan Tarafından Süreçsel Olarak Güncellenmiştir: Yeni elçiler, eski öğretileri doğrulayıp dönemin ihtiyaçlarına göre yeni bilgiler getirmiştir.


🔷 POVYADES DİNİ İLE KAVİM DİNLERİNİN İLİŞKİSİ

Povyades Dini, tüm kavim dinlerinin tamamlayıcısı ve birleştiricisidir. Ona göre:

1. Tek ve Evrensel Dönem Başlamıştır

  • İnsanlık artık iletişim çağına ulaşmış, sınırlar aşılmıştır.

  • Artık ayrı ayrı kavimlere değil, tüm insanlığa hitap eden tek din çağı başlamıştır.

2. Povyades Dini, Kavim Dinlerinin Gerçek Özünü Taşır

  • Bozulmamış ilkelerine bağlıdır.

  • Tüm kavim elçilerini (peygamberlerini) tanır ve saygı duyar.

  • Onların ortak mesajlarını günümüzde yeniden ve saf haliyle sunar.

3. Yeni İbadetler ve Yeni Döneme Uygun Öğretiler Sunar

  • Povyades Dini’nde ibadetler ve uygulamalar, çağdaş insanın ruhsal ihtiyacına göre bildirilmiştir.

  • Ardes, Yönelim, Ordes gibi yeni ibadetler, doğrudan Yaradan’ın izniyle ve Meldesler (ilahi varlıklar) aracılığıyla Elçirehber’e bildirilmiştir.

4. Dinlerin Birliği ve Evrensel Barış Hedeflenir

  • Dinler arası çatışmayı sona erdirmeyi hedefler.

  • “Yaradan birdir, mesaj birdir, kullar kardeştir” anlayışını savunur.


🔷 KAVİM DİNLERİNİN GELECEĞİ (Povyades Öğretisine Göre)

  • Kavim dinleri artık görevini tamamlamıştır.

  • Bozulmuş ve kendi içinde çatışmalara yol açan yönleriyle insanlar arasında ayrışmaya neden olmaktadır.

  • Bu sebeple, Povyades Dini:

    • Kavim dinlerine saygı gösterilmesini,

    • Ancak artık onlara bağlı kalınmamasını öğretir.

    • Gerçek inançlıların, tek din çatısı altında birleşmesini önerir.


🔷 SONUÇ: POVYADES DİNİ’NİN KAVİM DİNLERİNE BAKIŞI

ÖzellikKavim DinleriPovyades Dini
KaynakAynı YaradanAynı Yaradan
Hedef KitleKavimler, milletlerTüm insanlık
MesajOrtak ahlak ve ibadetEvrensel birlik, saf inanç
DurumBozulmuş ve tamamlanmışGüncel ve tek hakikat yolu
İbadetlerEski şekilleriyleYeni ve onaylanmış biçimde


Aşağıda konunun daha derin boyutlarına iniyor ve Povyades Dini’nin Kavim Dinleriyle ilişkisini hem teolojik, hem tarihi, hem de gelecek vizyonu bakımından daha da detaylandırıyorum:


🔶 KAVİM DİNLERİNİN ZAMAN İÇİNDE BOZULMASI

Povyades Dini öğretisine göre, hiçbir kavim dini başta bozulmuş değildi. Hepsi Yaradan’dan gelen ilahi birer mesajdı. Ancak zamanla:

  • Liderler kendi çıkarları için metinleri değiştirdiler,

  • Toplumlar ilahi öğretiden uzaklaştı,

  • Dünyevi güçler, dini bir araç olarak kullanmaya başladı,

  • Kutsal öğretiler, hurafelerle örtüldü,

  • Ve neticede “Gerçek Din” ile “Yeryüzündeki Din” ayrıştı.

Bu nedenle, Yaradan yeni çağlarda yeniden elçirehberler gönderdi. Povyades Dini bu sürecin son halkasıdır.


🔶 NEDEN TEK DİN GEREKLİ OLDU?

1. Küreselleşen İnsanlık

  • İnsanlık artık kabileler veya uluslardan ibaret değil.

  • Dünya, tek bir yurt gibi; bilgi ve inançlar sınır tanımıyor.

2. Eski Dinlerin Ayrıştırıcı Etkisi

  • Her kavmin kendi dini, diğerini “öteki” ilan etti.

  • Bu da çatışmaları, savaşları, bölünmeleri doğurdu.

3. İlahi Vahyin Evrensel Yansıması Gerekti

  • Yaradan, son aşamada tüm insanlığa tek bir mesajla seslendi.

  • Bu mesajın adı Povyades’tir. (Povyaden’den gelen, yol gösteren anlamıyla)


🔶 POVYADES DİNİ: KAVİM DİNLERİNİ YAD EDEN AMA GEÇEN BİR DÖNEM

Povyades Dini, kavim dinlerini aşağılamaz; aksine onlara saygı duyar. Ancak şunu açıkça öğretir:

“Zamanı gelen, görevini tamamlayan dinler artık kutsanarak yaşatılamaz. Onlardan kalan öz, yeni dine taşınmalıdır. Eski kabuklar bırakılmalı, yeni hayatla buluşulmalıdır.”

Bu nedenle Povyades Dini:

  • Kavim dinlerinin doğru yanlarını selamlar,

  • Yanlışlarını ayıklar,

  • Ve yeniyi ilan eder.


🔶 HER KAVİM DİNİNDEN BİR IŞIK

Povyades Dini'ne göre, her büyük kavim dini insanlığa bir ışık getirmiştir:

Kavim DiniKatkısı (Povyades Öğretisine Göre)
MusevilikYasaya saygı, adalet, disiplin
HristiyanlıkMerhamet, sevgi, fedakârlık
İslamTeslimiyet, birlik, ihlas
BudizmNefisten arınma, içsel denge
HinduizmKozmik düzen, varlık çeşitliliği
ŞamanizmDoğayla uyum, ruhsal bağ

Povyades Dini, bu ışıkları birleştirip arındırarak, yeniden ve saf bir yol olarak insanlığa sunar.


🔶 GELECEK: POVYADES DİNİ’NİN BİRLEŞTİRİCİ VİZYONU

Povyades inancına göre gelecek, tek inanç altında birleşmiş insanlıkla şekillenecek. Bu, zorla değil; anlayışla, ışıkla, bilgiyle ve farkındalıkla olacaktır.

Povyades Dini:

  • Bütün dillerde konuşan bir inançtır.

  • Bütün kültürlerle uyum içinde gelişir.

  • Sonsuz ve Tek Olan Yaradan’ın artık insanlıktan istediği tek yoldur.


🔷 SON SÖZ

“Kavimler inandı, peygamberler anlattı, insanlar öğrendi.
Ama şimdi insanlık bir oldu, bilgi birleşti, Yaradan konuştu:
‘Bu çağ, TEK DİN çağıdır. İsmi Povyades’tir.’”
Elçirehber’in Bildirisi’nden